top of page
Ara
Yazarın fotoğrafısamet ahmet makinaci

Alkol, Uyuşturucu ve Madde Bağımlılığı - Fethiye Psikolog

Güncelleme tarihi: 27 Kas 2023



Bağımlılık sadece kişiyi değil, kişinin yakın çevresi ve sevdiklerini de etkileyen, biyopsikosyal bir beyin ve aile hastalığıdır. Bağımlılık her yaş ve cinsiyet grubunda görülebilse de, ergenlik ve genç yetişkin döneminde bulunan bireyler en riskli grupta yer alır. Fakat kimi durumlarda geç yetişkinlik ve yaşlılık dönemlerinde de bir takım bağımlılıkların gelişmesi mümkündür. Özellikle alkol, hem ulaşılabilirliliği, hem de toplum tarafından nispeten makul olarak görülmesi sebebi ile, 15-25 yaş grubu arasında oldukça yaygın olan ve sinsi bir şekilde bağımlılık geliştiren bir maddedir.


Alkol bağımlılığına yol açan pek çok neden arasında kişilik özellikleri ve genetik yatkınlık da bulunmaktadır. Ailesinde, özellikle ebeveynlerinde alkol bağımlılığı olan bireylerde, alkol bağımlılığı gelişmesi olasılığı daha yüksektir.




"Sosyal içicilik" olarak adlandırılan alkol tüketimi genellikle kontrollü bir şekilde gerçekleşir. Ancak "riskli kullanım" aşamasında alkol, günlük yaşamı olumsuz etkilemeye başlar. Dünya sağlık örgütüne göre riskli alkol kullanımı, kadınlarda günde 3 haftada 7, erkeklerde günde 4 haftada 14 birim alkolün aşıldığı durumlardır. (1 birim alkol = 33cl Bira, 1 kadeh şarap, viski ya da rakı) Bu durum, alkol bağımlılığının belirtilerini gösteren bir uyarı işareti olarak değerlendirilebilir ve özellikle genetik yatkınlığı olan bireylerde ciddi risk oluşturur.


Eğer bir kişinin alkol toleransı artarsa ve aynı etkiyi elde etmek için miktarı arttırması gerekiyorsa, iş, okul ve sosyal yaşam olumsuz anlamda etkileniyorsa bu alkol bağımlılığının bir belirtisi olabilir. Alkol bağımlılığı, aile içi sorunlardan iş kayıplarına kadar geniş bir yelpazede olumsuz etkilerin yanı sıra, karaciğer, kalp ve damar yolu sorunları, b12 eksikliği, mide sorunları gibi ciddi fiziksel sorunlara da yol açabilir. Aynı zamanda alkol etkisindeki bireyler sık sık hafıza kayıpları ve bu kayıplara bağlı ciddi fiziksel kazalar yaşayarak kendilerini ve çevresini ciddi derecede tehlikeye atabilir.


Tedavi süreci, bireyin bağımlılığıyla yüzleşmeye ve tedaviye istekli olmasına dayanır ancak tedaviyi kabul etmeyen ya da pek istekli olmayan hastalar için motivasyonel görüşme yöntemleri ile tedavi motivasyonunu arttırmaya yönelik danışmanlık seansları düzenlenebilir. Alkol bağımlılığı tedavisinde bireysel veya grup terapisi, ilaçlar, vitamin takviyeleri ve yeni bir yaşam tarzı geliştirme yaklaşımları kullanılır.




Uyuşturucu bağımlılığı da benzer bir süreci içerir. Genellikle ergenlik döneminde başlayan uyuşturucu bağımlılığı, hayat boyu devam edebilir. Bireysel veya grup terapisi, ilaçlar, rehabilitasyon merkezleri ve destek grupları, uyuşturucu bağımlılığı tedavisi için kullanılan yöntemler arasındadır. Bağımlılıkla mücadelede ve uyuşturucu tedavisinde en etkili yöntem bireyin ihtiyaçlarına ve durumuna yönelik hareket ederek, tedavi seçenekleri ile bir kombinasyon oluşturmaktır. Bağımlılık tedavisi, bireyin isteği, ailesinin desteği ve profesyonel yardım ile mümkündür. Bağımlılık tedavisi mümkün olan, fakat tedavisi kolay olmayan ve hayat boyu süren bir hastalıktır.





Tedaviye katılım motivasyonu yüksek olan bireylerin başarı oranı motivasyonu düşük bireylere göre daha yüksektir. Bu sebepten dolayı madde, uyuşturucu ve alkol bağımlılığı tedavileri, mutlaka bağımlılık danışmanlığı alanında uzman bir psikolog ile terapi ve danışmanlık seansları ile birlikte desteklenmelidir.


Sonuç olarak, alkol ve uyuşturucu bağımlılığı ciddi sağlık sorunlarıdır ve tedavi edilmeleri önemlidir. Ancak, tedavi süreci, bireyin isteği ve katılımı ile daha etkili hale gelir. Bağımlılık bir hastalıktır ve tedavisi mümkündür.



80 görüntüleme0 yorum

Son Yazılar

Hepsini Gör

Comments


bottom of page